ipli skolyoz

Skolyoz, omurganın yana doğru eğilmesi ve aynı zamanda dönmesiyle ortaya çıkan üç boyutlu bir deformitedir. Bu durum genellikle çocukluk ve ergenlik dönemlerinde fark edilir, ancak erişkin yaşta da dejeneratif nedenlerle gelişebilir. Eğrilik ilerledikçe hem vücut dengesi hem de iç organ fonksiyonları olumsuz etkilenebilir. Klasik cerrahi tedavi yöntemi olan füzyon ameliyatı uzun yıllardır başarıyla uygulanmaktadır, ancak bu yöntemin hareketi sınırlaması ve büyüme çağındaki çocuklarda bazı dezavantajlar oluşturması nedeniyle daha yenilikçi tedavi arayışları ortaya çıkmıştır. Son yıllarda ön plana çıkan ipli tedavi metodu, yani vertebral body tethering (VBT), bu arayışın en dikkat çekici sonuçlarından biridir.

İpli tedavi yöntemi nedir?

İpli tedavi, omurga eğriliğini düzeltirken hareket kabiliyetini korumayı hedefleyen modern bir cerrahi tekniktir. Geleneksel füzyon ameliyatında omurlar metal çubuklarla sabitlenip kaynatılırken, ipli yöntemde omurların yan taraflarına titanyum vidalar yerleştirilir ve bu vidalar arasına dayanıklı, esnek bir tıbbi ip geçirilir. Cerrah bu ipi kontrollü şekilde gererek eğriliği kısmen düzeltir. Zamanla çocuk büyüdükçe, gerilen tarafın büyümesi yavaşlar ve diğer tarafın büyümesi devam ederek omurga daha dengeli hale gelir. Bu yöntemle amaç omurgayı dondurmak değil, yönlendirilmiş büyüme prensibiyle doğal düzeltme sağlamaktır.

Kimler için uygundur?

İpli tedavi, özellikle iskelet gelişimi henüz tamamlanmamış, büyüme potansiyeli devam eden çocuklar ve ergenler için uygundur. Çünkü yöntemin etkili olabilmesi için omurganın hâlâ büyüyebilir olması gerekir. Genellikle 10 ile 16 yaş arasındaki hastalar en uygun adaylardır. Cobb açısı 30 ila 65 derece arasında olan ve omurga hâlâ esnek olan bireylerde başarılı sonuçlar alınabilir. Ancak ileri yaşta, omurga kemikleri sertleşmiş veya eğrilik çok belirgin hale gelmişse ipli tedavi etkili olmaz. Bu nedenle doğru hasta seçimi yöntemin başarısı açısından çok önemlidir.

Bunu okuyabilirsiniz >>>  Skolyoz Egzersizleri

Ameliyat nasıl yapılır?

İpli tedavi, genellikle göğüs veya bel bölgesinden yapılan küçük kesilerle torakoskopik yöntemle gerçekleştirilir. Cerrah, eğriliğin dış tarafına küçük titanyum vidalar yerleştirir ve bu vidaları güçlü, medikal bir ip ile birbirine bağlar. İp gerginleştirildikçe eğrilik düzelmeye başlar. Bu gerginlik omurganın zamanla kendi kendine doğru büyümesine olanak tanır. Ameliyat genellikle 3–5 saat sürer, hastalar birkaç gün içinde ayağa kalkabilir. İyileşme süreci klasik füzyon ameliyatına kıyasla daha hızlıdır ve hastalar çoğu zaman kısa sürede günlük yaşamlarına dönebilir.

Avantajları nelerdir?

İpli tedavinin en önemli avantajı, omurganın hareket kabiliyetini büyük ölçüde korumasıdır. Füzyon cerrahisinde omurlar birbirine kaynatıldığı için hareket kısıtlanırken, ipli yöntemde omurlar arasındaki doğal esneklik devam eder. Bu durum, hastanın yaşam kalitesini artırır ve özellikle sporla ilgilenen gençler için büyük avantaj sağlar. Ayrıca bu yöntemle omurganın doğal büyüme süreci kullanıldığı için eğrilik zamanla daha da düzelebilir. Kozmetik açıdan da gövde simetrisinde belirgin bir iyileşme elde edilir.

Dezavantajları ve riskleri

Her cerrahi yöntemde olduğu gibi ipli tedavinin de bazı riskleri vardır. En sık karşılaşılan sorunlardan biri ipin zamanla gevşemesi veya kopmasıdır. Bu durumda eğrilik yeniden ilerleyebilir ve ikinci bir ameliyat gerekebilir. Ayrıca ipli sistemin aşırı gerginliği omurga üzerinde asimetrik yüklenmelere yol açabilir. Nadiren vidaların yerinden çıkması veya implant enfeksiyonu da görülebilir. Bu tür komplikasyonlar çoğu zaman cerrahi müdahaleyle düzeltilebilir. Uzun vadeli veriler ise hâlâ toplanma aşamasındadır, dolayısıyla bu yöntemin onlarca yıllık etkileri henüz tam olarak bilinmemektedir.

Kesin çözüm mü?

İpli tedavi umut verici bir yöntem olsa da, şu anda kesin çözüm olarak kabul edilmemektedir. Skolyozun derecesi, tipi, hastanın yaşı ve omurga esnekliği tedavi sonucunu doğrudan etkiler. Bazı hastalarda mükemmele yakın sonuçlar elde edilirken, bazılarında eğrilik ilerlemeye devam edebilir. Özellikle büyüme tamamlandıktan sonra ipin etkisi sınırlanır. Bu nedenle ipli tedavi, her hastaya aynı düzeyde fayda sağlamaz. Doktor değerlendirmesiyle uygun hasta seçimi yapıldığında ise sonuçlar oldukça yüz güldürücüdür.

Bunu okuyabilirsiniz >>>  Skolyoz (Omurga Eğriliği) Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar

Diğer cerrahi yöntemlerle karşılaştırma

Klasik füzyon ameliyatı, skolyoz cerrahisinin uzun yıllardır altın standardı olarak kabul edilir. Bu yöntemde omurlar sabitlenir, eğrilik kalıcı olarak düzeltilir ancak omurga esnekliği azalır. İpli tedavi ise hareketi koruyan ve büyüme sürecini yönlendiren bir alternatiftir. Füzyon yöntemi genellikle ileri dereceli skolyozlarda tercih edilirken, ipli tedavi daha erken evre ve esnek omurgalarda uygulanır. Füzyon kalıcı bir sonuç sunarken, ipli tedavi büyüme döneminde kontrollü düzeltme sağlar. İki yöntem birbirinin rakibi değil, hastaya göre seçilen farklı stratejilerdir.

Ameliyat sonrası süreç

İpli tedavi sonrasında hastalar genellikle birkaç gün hastanede kalır. İyileşme dönemi klasik ameliyatlara göre daha konforludur. İlk haftalarda hafif ağrı ve gerginlik hissi olabilir, ancak bu kısa sürede azalır. Hastalar genellikle 4–6 hafta içinde okula veya işine dönebilir. Düzenli kontrollerle ipin gerginliği, omurga hizası ve büyüme yönü takip edilir. Egzersiz ve fizyoterapi programları omurga dengesinin korunmasına yardımcı olur.

Uzun vadeli başarı

İpli tedavi, doğru hastada uygulandığında oldukça başarılı sonuçlar verir. Literatürde eğriliğin belirgin şekilde azaldığı, omurga hareketliliğinin korunduğu ve hastaların yaşam kalitesinin arttığı çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Ancak yöntemin uygulanmaya başlanmasından bu yana geçen süre henüz 10–15 yıl civarındadır. Bu nedenle, tedavinin 30–40 yıllık uzun dönem sonuçları bilinmemektedir. Bu da ipli tedavinin “kesin çözüm” olarak değil, “yenilikçi ve umut verici bir seçenek” olarak değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.

Ortopedist görüşüyle değerlendirme

Birçok omurga cerrahı, ipli tedaviyi özellikle genç ve aktif hastalarda füzyon cerrahisine alternatif olarak görmektedir. Bu yöntemin avantajı, çocuğun büyüme potansiyelini doğru şekilde kullanarak doğal bir düzeltme sağlamasıdır. Ancak başarı için omurga esnek olmalı, eğrilik belirli bir sınırda kalmalı ve hasta düzenli kontrollerini aksatmamalıdır. Aksi takdirde ipin etkisi azalır ve ikinci bir cerrahi müdahale gerekebilir.

Bunu okuyabilirsiniz >>>  Trafik Kazalarında Omurga Travması: Hızlı Tanı ve Stabilizasyon

Skolyozda ipli tedavi, modern tıbbın sunduğu en dikkat çekici yeniliklerden biridir. Özellikle büyüme çağındaki çocuklar ve gençlerde omurgayı sabitlemeden, doğal büyüme sürecini yönlendirerek eğriliği düzeltme imkânı sağlar. Ameliyat sonrası hareket kısıtlanmaz, hasta yaşamına kısa sürede dönebilir ve uzun vadede omurga esnekliğini korur. Ancak her hastada aynı başarıyı garantilemez. Uygun hasta seçimi, cerrahın deneyimi ve düzenli takip başarının temelini oluşturur.

Sonuç olarak ipli tedavi metodu, skolyoz cerrahisinde devrim niteliğinde bir gelişme olsa da kesin çözüm olarak değerlendirilmemelidir. Bu yöntem, doğru hasta grubunda uygulandığında etkileyici sonuçlar sunar, ancak uzun vadeli veriler ve klinik takipler tamamlandıkça etkinliği daha net anlaşılacaktır. Skolyoz tedavisi kişiye özel planlanmalı, cerrahi kararı mutlaka omurga cerrahisi konusunda deneyimli bir ortopedist tarafından verilmelidir.

WhatsApp
WhatsApp