1. Semptomlarınızı ve Hikâyenizi Netleştirin

Randevunuzdan önce, şikâyet ettiğiniz bölgenin tam konumunu belirleyin: ağrı belinizde mi, diz kapağınızın altında mı, yoksa omzunuzun üst kısmında mı yoğunlaşıyor? Hangi pozisyon ve hareketlerde ağrının arttığını, hangi durumlarda azaldığını ayrıntılı olarak yazın. Örneğin “Merdiven inerken sağ dizimde yanma hissediyorum” veya “Uzun süre oturduktan sonra belimde sertlik oluyor” gibi somut ifadeler hekiminize tanı konusunda yol gösterir.

Ayrıca ağrının başlangıç tarihini, şiddetini (0–10 VAS ölçeğinde), ağrı ataklarının sıklığını (günde kaç kez), süresini (dakika-saat) ve gece uykunuzu nasıl etkilediğini not edin. Belirtilere eşlik eden uyuşma, karıncalanma, güçsüzlük veya şişlik gibi yeni bulguları da ekleyin. Bu ayrıntılı öykü, hekiminizle geçireceğiniz kısa görüşmede en doğru soruları yanıtlamanızı ve gereksiz tekrar tetkiklerden kaçınmanızı sağlar.

2. Geçmiş Tedaviler ve Görüntüleme Raporlarını Toplayın

Daha önce fizyoterapi seanslarına katıldıysanız, hangi egzersizleri yaptığınızı ve aldığınız sonuçları hatırlayın. Aldığınız enjeksiyon (kortizon, PRP vb.) tarihlerini, dozu ve uygulandığı bölgeyi belirtin. Eğer geçmişte ameliyat geçirdiyseniz, ameliyat tarihini, kullandıkları protez ya da grefti ve o dönemki komplikasyonları içeren özet raporu mutlaka yanınıza alın.

Acil serviste veya farklı hastanelerde çekilen röntgen, manyetik rezonans (MR), bilgisayarlı tomografi (BT) raporları ile görüntü CD/USB’lerini de eksiksiz hazırlayın. Her raporun peri­odunu ve yorum kısmını okuyarak hekiminizin önceki bulgulara dayalı karar vermesini kolaylaştırabilirsiniz. Bu sayede “yeniden çekim” gereksinimi azalır ve tanı süreci hızlanır.

3. Kullandığınız İlaçlar ve Takviyeler Listesini Hazırlayın

Rutin olarak kullandığınız reçeteli ağrı kesiciler, kas gevşeticiler, antidepresanlar veya antikoagülanlar gibi tüm ilaçların listesini oluşturun. Her bir ilacın dozajını, kullanım saatlerini ve süresini net bir tablodan hekiminize sunun. Vitamin, mineral ve bitkisel takviye (Omega-3, glukozamin, kalsiyum) bilgilerini de atlamayın.

Bunu okuyabilirsiniz >>>  Polytravma (Çoklu Travma) Vakalarında Hayat Kurtaran Adımlar

Bu liste, olası ilaç etkileşimlerini ve yan etkileri önceden tespit etmeye yardımcı olur. Örneğin NSAİİ grubunu uzun süre kullanan bir hastada mide-proflaksisi veya böbrek fonksiyon takibi gerekebilir. Ayrıca kronik hastalık (diyabet, hipertansiyon) ilaçları, anestezi planlamasında kritik rol oynar. Eksiksiz bir ilaç dökümü, doktorunuzun güvenli bir tedavi stratejisi oluşturmasını sağlar.

4. Beklentilerinizi ve Endişelerinizi Yazılı Olarak Belirleyin

“Ne kadar sürede normale döneceğim?”, “İşime veya spora ne zaman geri dönebilirim?”, “Ameliyat olursam iyileşme programı nasıl işliyor?” gibi sorularınızı önceden kaleme alın. Endişe duyduğunuz riskler (anestezi, kanama, protez ömrü) ve belirsizlikler (reçete dışı egzersiz programları, yaşam kalitesindeki değişim) mutlaka listede yer almalı.

Bu hazırlık, görüşme sırasında kafanızda dolaşan soruları unutmadan sormanıza imkân tanır ve doktorunuzla açık bir diyalog zemini oluşturur. Ayrıca önceliklerinizi netleştirdiğinizde, hekiminiz tedavi planını sizin beklentileriniz doğrultusunda şekillendirebilir ve ortak bir hedef belirleyebilirsiniz.

5. Destek Kişisi ve İletişim Bilgilerini Düzenleyin

Yanınızda bir yakını randevuya götürmeniz, kompleks konuları birlikte tartışmanızı kolaylaştırır. Özellikle ameliyata karar verme sürecinde ikinci bir dinleyici, not tutma ve sorularınızı hatırlatma görevini üstlenebilir.

Ayrıca acil durumda aranacak kişi olarak birinci derece yakınınızın adını, cep telefonu numarasını ve varsa alternatif bir iletişim yolunu (e-posta, WhatsApp) doktorunuza veya hastane kayıtlarına bildirin. Randevunuzun ardından ameliyat öncesi hazırlık veya tetkik hatırlatmaları için iletişim kanalınızın doğru tanımlanması, koordinasyonu büyük ölçüde kolaylaştırır.